Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Kenevir Araştırmaları Enstitüsü, yerli kenevir çeşitlerinin lif oranını artırmak ve genetik varyasyon oluşturmak amacıyla önemli çalışmalara imza atıyor. TÜBİTAK destekli projeler kapsamında, yüksek lif oranına sahip yabancı çeşitler Santhica-27 ve Futura-75 ile yerli genotipler melezlenerek yeni genetik çeşitler geliştiriliyor.
İzole Kabinlerde Melezleme Çalışmaları
Çalışmalar, polen alışverişini kontrol altında tutmak için özel olarak tasarlanmış 16 adet izole kabinde gerçekleştiriliyor. Enstitü Müdürü Prof. Dr. Selim Aytaç, bu kabinlerin genetik kirlenmeyi önlemek ve istenilen genetik özellikleri taşıyan bireyler elde etmek için kullanıldığını belirtti. Kabinlerde yılda 32’den fazla melezleme kombinasyonu oluşturuluyor ve farklı genotiplerin özellikleri detaylı analizlerle kayıt altına alınıyor.
Kenevirde Hedef: Genetik Çeşitlilik
Prof. Dr. Aytaç, enstitünün asıl amacının kenevirin genetik varyasyonunu artırmak olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:
“Kenevirin her türlü genetik özelliğini bulunduran genotipleri oluşturmayı hedefliyoruz. Lif verimi, yağ oranı, tohum büyüklüğü gibi özellikler üzerinde çalışarak yeni çeşitler geliştiriyoruz. Aynı zamanda, gen bankası çalışmalarıyla dünyadaki tüm kenevir genotiplerini üniversitemiz bünyesinde toplamayı amaçlıyoruz.”
Yeni Çeşitler ve Gen Bankası Çalışmaları
Enstitü, genetik araştırmaların yanı sıra mikro tohum çoğaltımı ve ilaç etkin maddesi üretimi gibi alanlarda da çalışmalarını sürdürüyor. Dünyanın dört bir yanından ithal edilen genotipler, yerli çeşitlerle melezlenerek yeni genetik kombinasyonlar oluşturuluyor. Bu çalışmalar sonucunda oluşturulan genotipler, gen bankasında kayıt altına alınarak gelecekteki araştırmalara kaynak sağlıyor.
Türkiye’nin Kenevir Araştırmalarındaki Liderliği
OMÜ Kenevir Araştırmaları Enstitüsü, yerli ve milli üretim hedeflerine katkı sağlarken, bilimsel araştırmalarda Türkiye’yi lider konuma taşımayı amaçlıyor. Lif ve yağ verimi yüksek yeni kenevir çeşitleri, tarım ve sanayi sektörleri için büyük potansiyel sunuyor.
Samsun’da yapılan bu öncü çalışmalar, hem ulusal hem de uluslararası düzeyde dikkat çekiyor ve kenevir tarımının geleceğini şekillendiriyor.