Gunaydinsamsun.com Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Canbulat fiziksel aktivite ve sağlıklı yaşam ilişkisi üzerine yazı dizisi kaleme aldı. Dizinin ikinci bölümü sitemizde!
Dünya Sağlık Örgütü, fiziksel aktiviteyi, iskelet kasları tarafından üretilen, enerji harcaması gerektiren, ulaşım veya boş zamanlarda egzersiz veya spor faaliyetlerine katılırken, çeşitlikli yoğunluklarda gerçekleştirilen vücut hareketi olarak tanımlıyor.
Fiziksel Aktivitenin Genel Sağlık Üzerine Etkileri
Düzenli fiziksel aktivite; kardiyovasküler hastalık, tip II diyabet, hipertansiyon, inme, meme ve kolon kanseri gibi bulaşıcı olmayan hastalıkların önlenmesinde ve yönetiminde çok önemli bir koruyucu faktör.
Fiziksel hareketlilik, mental ve ruh sağlığımız için faydalıdır, uykuda iyileşme sağlar, sağlıklı kilonun, genel vücut iyilik halinin korunmasına katkıda bulunur.
Fiziksel aktivite, kemik kütlesi artışı ve/veya kemik yapısı ile pozitif olarak ilişkilidir.
Son kanıtlar, akranlarından daha aktif çocukların, ergenlerin daha fazla kemik kütlesine, daha yüksek kemik mineral içeriğine, yoğunluğuna ve daha fazla kemik gücüne sahip olduğunu gösteriyor.
Artan fiziksel aktivite düzeyi, kalça ve tüm kırık riskini azaltıcı etki gösteriyor.
Şimdi de fiziksel aktivitenin farklı yaş gruplarına ne gibi yararlarının olduğuna bir bakalım:
Fiziksel Aktivitenin Çocuk ve Gençlerde Etkileri
Sağlıklı kilo alımını sağlar, 3-17 yaş aralığında kemik sağlığını, kardiyo-respiratuarı, kas uygunluğunu, kardiyo-metabolik (insülin direnci, kan basıncı, dislipidemi ve benzeri) sağlığı geliştirir, bilişsel zekayı, akademik başarıyı artırır, depresyon gibi duygu durum bozukluklarını azaltır.
Fiziksel Aktivitenin Yetişkin ve Yaşlılarda Etkileri
Kardiyo-vasküler, kardiyo-pulmoner hastalık riskini, tip II diyabet ve hipertansiyon oranını, mesane, prostat, meme ve benzeri kanser riskini, duygu durum bozukluklarını (anksiyete, depresyon ve benzeri), yaşlılarda düşme ve düşmeye bağlı yaralanma riskini azaltır, bunamayı önler, uyku kalitesini artırır.
‘Fiziksel Hareketsizlik Sağlığımızı Tehdit Ediyor’ adlı yazı dizimizin ikinci bölümünü de burada sonlandıralım.
Yarın yayınlanacak üçüncü ve son bölümde bu konuda neler yapılabileceğine dair birlikte akıl yürütelim mi?
Görüşmek üzere.
NOT: Yazımızın giriş bölümündeki bilgiler Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü tarafından 2022 yılında hazırlatılan ‘Toplumda Fiziksel Aktivitenin Desteklenmesi Raporu’ndan alınmıştır.