Samsunspor’un son haftalardaki düşüşü, Avrupa hedefini tehlikeye attı. Hakkı Yeşilyurt, performans kaybının nedenlerini çarpıcı ifadelerle analiz etti.
Son haftalarda alınan olumsuz sonuçlarla birlikte Avrupa kupalarına katılma hedefi zora girdi. Takımın sahadaki istikrarsız görüntüsü, teknik direktör Thomas Reis’in tartışılan tercihleri ve kulüp yönetiminin bu süreçte sergilediği tutum, camiada soru işaretlerine neden oldu. Günaydın Samsun yazarı Hakkı Yeşilyurt, yaşanan bu gelişmeleri tüm yönleriyle ele alarak çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
Sezon başındaki Samsunspor ile şimdiki Samsunspor arasında gece ile gündüz gibi fark oluştu. Nedenleri nedir?
Hatırlarsın, sezon içinde Celil’in de (Sağır) olduğu bir programda buna özellikle vurgu yapmış, o tehlikeye işaret etmiştim.
Kadro rotasyonu ve bazı pozisyonlarda oynayan oyuncuların direkt alternatiflerinin olmayışına vurgu yaparak dile getirmiştim bunu.
Ayrıca, yüksek tempolu ve yoğun temaslı oynayan takımların sezonun ilerleyen haftalarında düşüş yaşamaları da kaçınılmaz bir durum. Bu, Samsunspor için de aynıydı. Gelinen nokta kaçınılmazdı yani.
Futbolda sorunlar ikiye ayrılır.
· Dönemsel sorunlar.
· Yapısal sorunlar.
Gelinen noktanın asıl düşündürücü ve kafa yorulması gereken tarafı da bu.
‘Düşüş’ün uzaması ve ‘çöküş’e dönüşmesi…
Yani, dönemsel kalması gereken sürecin, çözümsüzlüğe dönüşerek yapısal bir soruna dönüşmesi.
Peki, çan eğrisi niye böyle dip yaptı? Bu soruya cevap arayalım.
· Ligde kalma modundan, Avrupa moduna geçilemedi. Zira bunun için en çok ihtiyaç duyulan şey, yeni bir güdüleme. Bu konuda ne yönetenler ne camia yeterli adımı at(a)madı. Aksine tribünler boşaldı, şehirde yaprak kımıldamadı. Yönetenler, oyuncuları ‘ikna edecek’ aksiyonları alamadı.
· Sayın başkan görünür olduğu dönemlerde, kimi zaman camianın enerjisini düşürdü, kırılmalara neden oldu.
· Ntcham krizi yönetilemedi. Trabzonspor galibiyeti bu yanlış yönetim şekline kılıf olsa da, zaman gerçeği tüm çıplaklığı ile ortaya çıkardı. Zaten kadro darlığı yaşanıyorken, oyunu şekillendiren ve tüm arkadaşlarının oyununu geliştiren bir isimden mahrum kalmak, akılcı olmadı. Halbuki yapılması gereken şuydu: Kısa vadede çıkarlar, uzun vadede prensipler ilkesine sarılmak!
· Maalesef sezonun en formda ismi Reis de türbülansa girdi. Sezonun son bölümünde oyun ve oyuncu tercihleri ile şaşırttı. Misal, Galatasaray’a karşı, Yunus Emre’yi Osimhen ile eşleştirmek gibi…
· İşler kötüye gitmeye başladığı zaman, oyun şansı da sizden uzaklaşmaya başlar. Futbol jargonu ile söylersek eğer, Top sizi sevmez…
Alanya maçında direkten dönen iki top, kaçan penaltı buna örnek. Zira, şans hazırlıklı beyinden yanadır hep, karışık bir zihinden değil.
Büyük fotoğrafa bakarsak eğer, an itibarıyla mükemmel ve çok saygı duyulması gereken bir Samsunspor var herkesin karşısında.
Ama, denizi geçip derede boğulma aşamasında olduğu gerçeği ile de
