Parçacık Fiziği profesörü Brian Edward Cox yayınlanan bir reels videosunda İnsanoğlu eğer ışık hızında seyahat edebilirse ki bunun proton hızı ile ilişkilendiriyor,

Andromeda galaksisine gidebileceğini ama izlenimlerini ve bilgilerini aktarmak için bir dakika sonra kendi galaksimize ulaştığında, dünyada zamanın 4 milyon yıl geçmiş olacağından bahsediyor. İnanılmaz değil mi…

Post’un altında harika yorumlar var.

Işık hızı ile gidemeyiz, tek çare solucan deliğinden geçmek,

Warp motorunun sağladığı manyetik ivmeleme ile uzay zaman bükülüyor buradan bir çıkış olabilir,

Ama Warp motoru yok ki uzay zamanı nasıl bükeceğiz, şu an imkansız,

Karadelik kadar bir kütle oluşabilirse uzay zaman bükülmesi sağlanır,

Tüm bunlar maddenin korunumu kanununa aykırı,

Gibi, uzayan, konuyu bilen insanların aydınlatıcı fakat kısıtlı bilgilerinin paylaşıldığı bir post.

Derken araya birileri giriyor. Rahman 33’den bir ayet ile konuya balıklama dalıyor ve din üzerinden ilgi çekmeye çalışıyor. Cinler, ruhların astral seyahati vs.

Cinler, İfritler, Hz Süleyman ve Melikenin tahtı derken konuşulan konu hakkında sürekli saçmalıyor. Söylediklerinin ortam ile alakası yok. Fakat bu modeller rastgele, alakasız konulara din, diyanet, Kur’an, hadis üzerinden bir yaklaşım gösterme çabası içinde…

Ve o kadar çoklar ki; bir maç postunun altına şehadet getirenimi ararsın, doğa postunun altına tasavvuf alimlerinden betimleyici cümleleri mi..

Ne bu ?

Cenab-ı Hakkı ıspat çabası mı. Hiç bir bilimsel teori üretemeden ve bu konu ile ilgili en ufak bir çaba göstermeden bak işte burada yazıyor kolaycılığı mı. Boş konuşmayın, namaz kılın cennete gidin sakilliği mi.

Bu tip insanların bu alanlara sürekli girip saçmalamaları İslam ve din öğretisi konularını aslında hiç anlamadıklarını ve genel bir ezber üzerinden papağan düzeyinde bir tarz geliştirdiklerini fark etmeliler. Konu bu arkadaşlara anlatılandan çok daha büyük ve ehemmiyetli, çıtayı düşürmeyelim lütfen…

Sâdî-i Şîrâzî ifadesi ile

“İki şey akıl hafifliğini gösterir:

 Söyleyecek yerde susmak,

 Susacak yerde söylemek.”